7 Aralık 2011 Çarşamba

Girişimcinin Korkuları, Riskleri ve Öneriler

Nakit Akışındaki Aksamalar
Piyasa şartları, alacakların tahsilatından dolayı yaşanan zorluklar, işletme giderleri, devlete olan ödemeler, üçüncü şahıs ve firmalara olan borçlar maalesef girişimciyi etkileyen ve sıkıntıya sebep olan unsurlar. Nakit akışı ve mali planlama ile ileriyi görmek, önlem alarak hazırlıklı olmak lazımdır.

Stres
Bazı girişimciler strese dayanıklı olup stresli bir ortamda iş çıkarabilir ve mutlu olabilir. Bazları ise stresli ortamlara hiç alışkın değillerdir. Yoğun iş temposu ve bilgi bombardımanı, hızla gelişen teknoloji ve değişimleri takip telaşı, bitmeyen rekabet ve düzelmeyen ekonomi, başarılı olma hırsı, zaman yetersizliği, yetişmeyen işler, trafik, gelecek belirsizliği ve
bir sürü sebep... strese sebebiyet veriyor. Çok fazla sorumluluk, fiziksel görüntü konusunda endişe, yetersiz kişisel enerji, mesleki ilerlemeyle ilgili endişe, iş tatminsizliği, dinlenmeye ve eğlenceye zaman ayıramamak, yalnızlık duygusu, reddedilme korkusu, başarısız olma korkusu....yaşanan stresden kaynaklanıyor.

Yalnızlık
Girişimci karşılaştığı her durumda, aldığı her kararda ve sonuçlarından sorumlu ve yalnız. Güven duyabileceği birilerinin yanında olmasını sağlamalıdır.

Yeterli Zamanın Olmaması
Hiçbirşeye zaman yetmeyecektir. Yoğunluk, artan tempo, zamana karşı yarış her zaman olacaktır. Gününün her anı ve gecesinde işini düşünecektir.

Güvensizlik
Yaşadığı ve özellikle de insana bağlı güvensizlik ortamları karşı karşıya kalabilir. Bu arada iş hayatı ve yaşam güvene dayalıdır. Tecrübelerle de bu aşılabilir belli bir oranda…ve belli bir zaman sonra…

Çalışamazsa Para Kazanamayacak Olması
Her şey kendine bağlıdır. Özellikle küçük ölçekli işletmelerde ve de yeni kurulan küçük organizasyonlarda girişimci bizzat her şeyi düşünür ve her şeyi kendisi yapar. Ne kadar çalışır ne kadar konsantre olursa para kazanmak işletmesinin varlığını devam ettirmek kendisine bağlı bir şey olmaktadır. Bunun bazen dezavantajlarını da yaşamaktadır.

İşin Çok Çabuk Büyümesi
İşin hızlı şekilde birden büyümesi işi batış noktasına sürükleyebilir. Yavaş ama emin adımlarla yükseliş daha makul olacaktır. Kontrol edilemez bir hal almasına izin verilmemelidir.

Müşterileri Haberdar Edememe
Zaman o kadar kısıtlı olmaktadır ki gelişmelerden yeni ürün ve hizmetlerden müşterileri haberdar edememe sorunu ile karşı karşıya kalmaktadır. Müşterileri sürekli bilgilendirici bir mailing sistemi, bülten, haber, doğumgünü kutlamaları gibi bilgilerin tutulması ve sürekli güncellenmesi gerekmektedir. Müşteri memnuniyeti her zaman sağlanmalı ve sürekli kılınmalı.

Aile Huzurunun Bozulması
Girişimci için her zaman iş daha ön planda olmaktadır. Bir yaşam tercihidir aslında bu. Özellikle kendi işini yapan ve hırs edinen girişimciler işten başka bir şey düşünmek istemezler. Sıkıntılı dönemlerde aile desteği yoksa girişimci zor atlatır bu dönemleri.

Hayır Diyememek
Müşterilere, çalışan personele karşı sorumluluklarını yerine getirmeli ve bu durumda maalesef hayır diyememe gibi zor bir durumla karşı karşıya kalmaktadır. Soğukkanlı, prensipli ama aynı zamanda adil ve doğru davranmalıdır. Hem kendini hem şirketinin hem personelinin menfaatlerini ön planda tutmalıdır.

Satıcı/Tedarikçilerle Uğraşma
Girişimci her zaman mal ve hizmet aldığı satıcılarla ve tedarikçilerle uğraşmak durumunda kalacaktır ve bu stres kaynağı olacaktır. Yetki devri ile biraz bu tür konulardan uzaklaşmalıdır önemli kararlarda kendisi olmalıdır mutlaka.

Yaratıcı Ekipler Oluşturun
Yaratıcılık ancak olaylara yeni bir gözle ve farklı bir açıdan bakıldığında ortaya çıkar. Bir soruya tek bir doğru cevap istenen işyerlerinde yaratıcılık düzeyi sıfıra kadar iner. Yaratıcı kişinin beyninde her çeşit farklı görüş at oynatır ve o bir soruya çok sayıda cevap üretir.

Bir iş kurarken veya mevcut bir işi yapılandırırken en fazla ihtiyaç duyulan  yetenek yaratıcılıktır. Ancak yalnız sizin arayış içinde olmanız, yeni yol ve yöntemler aramanız ve yaratıcı çözümler peşinde koşmanız yetmez. Birlikte çalışacağınız kişilerin de belirli düzeyde yaratıcılığa sahip olması gerekir. Yaratıcı ekipler, her tür işte tutunma ve başarı ihtimalini yükseltir. Özellikle reklamcılık, iletişim, perakendecilik, finans ve bilişim gibi hizmet sektörlerinde yaratıcılık başarının ilk koşuludur. Günümüzde sivil toplum kuruluşlarında da yaratıcılık belirlenen amaçlara ulaşılmasını kolaylaştırıyor.

Bir işyerinde herkes, işleri alışageldiği şekilde yaptığında, yaratıcı fikirler ortaya çıkmaz. Sıkı bir denetim ve disiplin anlayışının egemen olduğu işyerlerinde yeniliklere yönelik yaratıcı fikirlere iyi gözle bakılmaz. ’Eski köye yeni icat çıkaranlara’ neredeyse disiplinsiz bir bozguncu muamelesi yapılır.

Yaratıcılık ancak olaylara yeni bir gözle ve farklı bir açıdan bakıldığında ortaya çıkar. Bir soruya tek bir doğru cevap istenen işyerlerinde yaratıcılık düzeyi sıfıra kadar iner. Yaratıcı kişinin beyninde her çeşit farklı görüş at oynatır ve o bir soruya çok sayıda cevap üretir.

Yaratıcı ekibi oluştururken aşağıdaki önerilere kulak vermen yararlı olabilir:
Farklı bakış açısı olanları seç: Ekibinize iş arkadaşı seçerken, sıra dışı düşüncelere sahip ve herkesin göremediğini görebilen kişileri tercih edin. Bu kişiler giyim-kuşam, işe devam ve disiplin konusunda çoğunluğun katlandığı kurallara karşı çıkar ama sen, onları anlayışla karşılayarak yüksek verim almak zorundasın.

Özgür bir tartışma ortamı oluştur: Yaratıcı öneriler, bürokratik ve hiyerarşik bir yapıya sahip şirketlerde yeşeremez. Siz, iş arkadaşlarınızın yeni önerilerine burun kıvırıp, dudak büktüğünüzde yenilikçiler kabuklarına çekilir ve yalnız kendilerinden istenilen şeyleri yapar. İşyerinde demokrasiyi derinleştirecek önlemler aldığında, yaratıcılık düzeyi hızla yükselir.

Yaratıcılığın izini sür: Kafaları yeniliklere dönük olarak çalışan yaratıcı kişiler, dışarıdan bencil, küstah ve ukala insanlar olarak görülür. Sen, yetenekli bir ekip yöneticisi olarak onların gerçek kişiliklerini ortaya çıkarabilirsin.

Kendi kendine motivasyona öncelik ver: Yaratıcı elemanların motivasyonuna özel bir önem verip, gerekli teşvik ve desteği sağladığınızda ekipten gelen orijinal önerilerin sayısı hızla artar. Ancak sizin  esas göreviniz insanların kendi kendilerini motive edecekleri bir ortamı oluşturmak olmalı. Kişinin içinde yaratıcı çalışmaya yönelik bir tutku ve yeni bir şey bulmanın heyecanı yoksa, senin dışarıdan yaptığın motivasyon aşısı tutmaz.

Sıcak bir iş ortamı kur: Yaratıcı kişileri işyerinde tutmak için, onların en rahat şekilde fikir üretebilecekleri bir çalışma ortamı oluşturmanız gerekir. Yaratıcı ekibin çalışma ortamı, kuluçkadaki yumurtanın aradığı sıcaklıkta olsun.

Yaratıcılığı hayatın içinde geliştir: Yaratıcı elemanlara, bir serada yetiştirilen nadide bitkiler gibi baktığınızda, beklediğiniz verimi alamazsın. Yüksek verim için bu ekibin, diğer çalışanlarla, müşterilerle ve dış dünya ile bağlantılarını güçlendirmelisiniz.

Sabırlı ol: Yaratıcı ekiplerin yaptığı araştırma ve geliştirme çabalarının sonuç vermesi bazen umulandan daha fazla zaman gerektirir. Girişimci olarak siz sabırlı olacak ve elemanlarını ikide bir sıkıştıramayacaksın.

Aynı dilden konuşmayı sağla: Ekibindeki kişilerin çoğunluğu sıra dışı insanlar olduğu için yönetim sürecinde epey zorlanacaksın. Ekibin aynı dilden konuşması ancak senin alacağın önlemlerle mümkün olacak.

Türkiye’de iş dünyası son yıllarda yaratıcı kişilere ve yeni fikirlere her zamandan fazla ihtiyaç duyuyor. ‘Yeni’nin güçlenmesi toplumun her kesiminde orijinal görüşlere hoşgörü ile bakmakla mümkün olacak. Bu nedenle bize biraz aykırı, komik, uçuk ve marjinal gelse de her fikir ve önerinin tartışılmasına imkan vermek zorundasın.

Kaynaklar: 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder